(ANKARA) - Türkiye İşçi Partisi (TİP) Ankara İl Örgütü, 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerin ikinci yılı dolayısıyla hayatını kaybedenleri anmak üzere düzenlenen yürüyüşte, "Halkı hiçe sayan bu iktidardan, bu rezil rant düzeninden hesap soracağız" denildi.
TİP Ankara İl Örgütü, 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerin ikinci yılı dolayısıyla hayatını kaybedenleri anmak üzere TİP Ankara İl Örgütü binası önünden Kuğulu Park'a yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte, "Unutmadık, unutturmayacağız!" yazılı döviz taşınarak, "İnsanca bir yaşam istiyoruz" ve "6 Şubat'ın hesabı sorulacak" sloganları atıldı.
6 Şubat'ta yaşamını yitirenleri anarak sözlerine başlayan Ankara İl Başkanı ve Parti Meclisi Üyesi Fırat Çoban, "Sevdiklerimizi, ailelerimizi, dostlarımızı yitirdik. İki yıl önce bizi biz yapan ne varsa onu yitirdik. Üzüntü ve acı duyuyoruz. Ağır bir mahcubiyet duyuyoruz. Çünkü bize 6 Şubatı yaratanları, halkımızı enkaz altında donmaya terk edenleri o sanık sandalyesine oturtamamanın utancını yaşıyoruz. Depremzedelere çadır satan Kerem Kınık'ı sanık sandalyesine oturtamamanın mahcubiyetini duyuyoruz." diye konuştu.
Daha sonra İl Örgütü adına basın açıklamasını Ankara İl Gençlik Sorumlusu ve Parti Meclisi Üyesi Ilgın Baran Öcal okudu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"11 ilimizin etkilendiği, resmi rakamlarla 53 binden fazla yurttaşımızı kaybettiğimiz 6 Şubat depremlerinin üzerinden tam iki yıl geçti. Hayatlarını kaybeden yurttaşlarımızın yakınlarına bir kez daha başsağlığı diliyoruz. Uzmanların, bilimsel verilerin ve tarihte yaşadığımız felaketlerin defalarca uyarmasına rağmen, gerekli tedbirlerin alınmaması, denetimlerin yapılmaması, ihmaller ve kâr hırsı nedeniyle on binlerce yurttaşımızı yitirdik. Asrın felaketini değil, asrın suçunu ve katliamını yaşadık. 20 küsur yıldır koltukta olmasına rağmen deprem öncesinde bölgede neredeyse hiçbir hazırlık yapmayan iktidar, deprem sırasında ve sonrasında da halka karşı ağır suçlar işledi. Çadırları kâr kapısı olarak gördü. Deprem bölgelerine ve oradaki insanlara ayrımcılık uyguladı. Halen yüzbinlerce yurttaşımız konteynerlerde yaşamaya, yıkıntıların ortasında ayakta kalmaya çalışıyor.
'Kâr hırsı hayatımızı tehdit ediyor'
İster merkezi hükümet isterse yerel yönetimden üst düzey hiçbir kamu görevlisi deprem suçları nedeniyle ceza almadı. 2 yıl önce yaşadığımız büyük yıkıma rağmen halen Türkiye’nin deprem riski taşıyan bölgelerine dönük kapsamlı bir planlama ve çalışma yapılmadı. Halkın bilinçlendirilmesi, yapı stoklarının dönüşümü, kentlerin yaşanabilir hale getirilmesi için çalışma yapılmadı. Kâr hırsı hayatımızı tehdit ediyor. Halen hepimiz diken üstündeyiz. O yüzden unutmayacağız. İktidarın suçlarını, yıkılan kentlerimizi, sönen hayatları, belleklerimizden silinmek istenen tarihimizi unutmayacağız ve unutturmayacağız.
'Biz unuttukça felaketler katliama dönüşmeye devam edecek'
İktidara rağmen ortaya çıkan halk dayanışmasını, yurttaşlarımızın nasıl kol kola girip desteğe koştuğunu da unutmayacağız. Unutmamak ve unutturmamak, sorumluluk demektir. Sorumluluğumuzun farkındayız. Bir yanda şatafat içinde yaşayan bir avuç iktidar mensubu ve yandaşı varken, yıkıntılar arasında sesini duyurmak isteyen yurttaarımıza karşı sorumluluğumuzun farkındayız. Çünkü biz unuttukça felaketler katliama dönüşmeye devam edecek. Kâr hırsıyla Kartalkaya’lar yaşanmaya, yenidoğan çeteleri çıkmaya, iş cinayetlerinde emekçilerimiz hayatlarını kaybetmeye devam edecek. O yüzden hesap soracağız. Halkı hiçe sayan bu iktidardan, bu rezil rant düzeninden hesap soracağız. Unutmayacağız, unutturmayacağız, hesabını soracağız."
Yorumlar
Kalan Karakter: