(ANKARA) - Türk Tabipler Birliği (TTB) ve tabip odaları tarafından düzenlenen 'Büyük Hekim Buluşması'nda konuşan TTB Merkez Konseyi Başkanı Alpay Azap, ''Bu ülkede başka bir sağlık sistemi mümkün. Yeterince kaynak var, birikim ve emek var. Eksik olan tek şey siyasi iradedir. O siyasi iradeye sahip siyasetçiler yok belki ama Türk Tabipleri Birliği var'' dedi.
Türk Tabipler Birliği (TTB) ve tabip odalarının 25 Şubat’ta İstanbul’dan başlattığı 'Beyaz Yürüyüş'e katılan hekimler, bugün 'Büyük Hekim Buluşması' için Ankara’da bir araya geldi. Sağlık çalışanlarının taleplerini ve sağlık sistemindeki sorunları gündeme getirmek amacıyla düzenlenen etkinlik 'Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün' sloganıyla gerçekleştirildi. Makina Mühendisleri Odası Eğitim ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen forumda, hekimler sağlık sistemindeki sorunları tartışarak çözüm önerilerini dile getirdi.
Forumun açılış konuşmasını yapan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Alpay Azap, şunları söyledi:
''İstanbul’dan 25’inde başladık. Yol üzerindeki illerde hekimlerle, sağlık emekçileriyle, halkla, grev yapan işçilerle buluştuk. Her geçtiğimiz ilde umut daha da büyüdü. Bugün bu umudu daha da büyüteceğimizi düşünüyoruz. Biz bütün zorluklara ve karanlığa inat, bilimin, karanlığın, birlikte üretmenin ışığını büyütmek için buradayız. Başka bir sağlık sistemi mümkün.
''Özel sektöre kamudan ciddi kaynak ayrıldığını gördük''
Programın temel bir özelliği vardı. O da sağlığın piyasalaşması ve ticaretin konusu haline getirilmesi. Bunu yaparken özel sektöre kamudan ciddi kaynak ayrıldığını gördük. 2002 yılından 2022 yılına kadar özel sektörün başvuru sayısını sekiz kat arttığını görüyoruz. Aynı sürede kamu hastanelerine başvuru sayısının da üç kat civarında arttığını söyleyebiliriz. Yatak sayısı özel sektörde 4.5 kat artarken kamu sektörünün bu süre içerisinde sadece büyük hastanelere rağmen 1.5 kat arttığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu rakamların kaynakların nereye ayrıldığını çok güzel gösterdiğini söyleyebiliriz.
''Sağlık sistemi esas olarak toplumun sağlık düzeyini yükseltmek için örgütlenmelidir''
Oysa sağlık para kazanılacak bir alan değil çünkü sağlık temel bir insan hakkı. Sağlık sistemi esas olarak toplumun sağlık düzeyini yükseltmek, insanların daha güvenli bir ortamda yaşayabilmesi için örgütlenmelidir. Peki bunun sonucunda neyle karşılaştık? Hekimlerin, sağlık çalışanın payına ne düştü? Maddi ve manevi anlamda değer kaybına uğradı, çalışma ortamı üzerindeki kontrolümüz, yetkimiz elimizden alındı. Bugün bir hekim arkadaşımız poliklinikten ne kadar hasta bakacağına karar veremiyor. Dolayısıyla bizi bant tipi bir üretim modelinde emekçiler haline dönüştürdüler. Bizim payımıza bunların yanı sıra diş şiddette düştü. Meslekten soğumaya itti. Peki halkın payına ne düştü? Orada da cepten ödemelerin arttığını görüyoruz. Aslında sağlıksızlık düştü. Merkezine sağlığı koymuyor, hastalığı koyuyor. Asıl ticaretin konusu olan da bu.
''Bu ülkede başka bir sağlık sistemi mümkün''
Tabipler Birliği olarak bu sağlık sisteminin beli noktalarına eleştiriler hep dile getirdik zaten. Asıl bundan sonra geçmişten gelen büyük birikimimizi kullanarak yine bilimin ışığında, bu ülkenin hak ettiği başka bir sağlık sistemi nasıl olur biz bunu anlatalım. Bu ülkede başka bir sağlık sistemi mümkün. Yeterince kaynak var, birikim ve emek var. Eksik olan tek şey siyasi iradedir. O siyasi iradeye sahip siyasetçiler yok belki ama Türk Tabipleri Birliği var. Bu formun amacı başka bir sağlık sisteminin nasıl mümkün olacağı ve bunun alt yapısına dair alt başlıklarına dair sizlerin önerilerini duymak istiyoruz. İkinci olarak bundan sonraki süreci, bu ürettiklerimizi topluma nasıl paylaşalım, hekimlere nasıl paylaşalım buna ait yol yordam, yöntem konusunda sizlerden görüşler bekliyoruz.''
Yorumlar
Kalan Karakter: