Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar: "'Spor yapın' tabiri başka sorunlara da kapı açabilecek bir tabir. Yaşa uygun egzersiz tarif etmemiz gerekiyor"

Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörü ve Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Evren Yaşar, günümüzde yeme alışkanlıklarının, sağlığı doğrudan etkileyen en kritik faktörlerden biri haline geldiğini söyledi. Prof. Dr. Yaşar, "Şu tabire karşıyım; 'spor yapın' tabiri birazcık yeni patolojileri veya yeni gelişebilecek sorunlara da kapı açabilecek bir tabir. O yüzden aslında kişilik özelliklerine uygun egzersiz tarif etmemiz gerekiyor" dedi. Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörü ve Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Evren Yaşar, hayatın her döneminde, farklı besin ihtiyaçlarını doğurduğunun altını çizdi. Yaşar, bebeklikte anne sütünün bağışıklık sistemi için bir mucize olduğunu, ergenlikte kalsiyum ve proteinin kemik gelişimi için vazgeçilmez, yaşlılıkta ise kas kaybını önlemek için protein alımı ve D vitaminin şart olduğuna vurgu yaptı. Yaşlı bir bireyin, gençlik yıllarında olduğu gibi beslenmeye devam etmesi halinde kilo kontrolünü sağlayamadığı gibi, vitamin ve mineral eksiklikleri ile karşılaşabileceği uyarısını yaptı.  "Doğru beslenme ve doğru egzersiz" Prof. Dr. Enver Yaşar, yaşa uygun beslenmenin uzun vadede sağlığımızı korumak ve yaşam kalitemizi artırmak için bir yatırım olduğuna vurgulayarak, şöyle konuştu: "Günümüzde artık sağlık uygulamalarında veya bizim hastalarımıza yaklaşımımızda bireyselleştirilmiş yaklaşımlar çok daha ön plana çıkmaya başladı. Bütün insanların yapması gereken, sağlığını korumak adına doğru beslenme ve doğru egzersiz. Doğru beslenme derken, yaşına uygun beslenmesi yani bebeklik çağında farklı gereksinimlerimiz var, çocukluk ve ergenlik çağın da farklı gereksinimlerimiz var, yaşlanırken farklı gereksinimlerimiz var. Bu gereksinimlerimizi karşılayacak doğru besleme planı çok önemli. Mevsimsel beslenmeden bahsediyoruz, gereksiz kilo almadan kaçınmadan bahsediyoruz. Çünkü bu gereksiz kilo almanın toksik düzeyde vücuttaki o yaşlanma sürecini hızlandıran enflamasyona katkı sağladığını düşünüyoruz. O yüzden sağlıklı büyümek her yaş için bu geçerli. Aslında çünkü önümüzde yıllar oldukça bu yaşlanma süreci devam ettikçe bu büyüme devam ediyor. Bu sağlıklı büyümek adına da doğru zamanda doğru şeyleri yemek kontrollü beslenmek çok önemli. Bebeklik çağında biliyorsunuz sağlık politikalarımız gereği çok önemli bir şeyi var anne sütü diyoruz. Çocuk ergen çağda kemik ve kas iskelet sisteminin gelişme elzem yiyecekler var. Daha sonraki aşamada da artık yetişkin çağda ve yaşlılık sürecinde de toksik olabilecek gereksiz kilo alımlarından kaçınma süreci başlıyor. Bununla beraber burada doğru yönlendirmelerle hekimimizin doğru yönlendirmesiyle, diyetisyenlerimizin doğru yönlendirmesiyle bu süreci yönetmek zorundayız."  Prof. Dr. Yaşar, hekimlerin yaşa uygun egzersiz tarif etmesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı: "İkinci aşamada da doğru zamanda doğru egzersiz programları geliyor. Şu tabire karşıyım, ‘spor yapın’ tabiri birazcık yeni patolojileri veya yeni gelişebilecek sorunlara da kapı açabilecek bir tabir. O yüzden aslında yaşa uygun egzersiz tarif etmemiz gerekiyor biz hekimlerin. Yaşa uygun, kişilik özelliklerine uygun, çevresel durumlarına uygun, vücut yapısına uygun özellikler. Spor dediğimiz zaman evet profesyonel anlamda veya amatör anlamda sportif aktivitelere katılım veya bunlarla uğraşmak farklı bir konu. Ama genel anlamda ‘spor yapın’ demekten ziyade yaşa uygun egzersiz programlarının verilmesi gelişimsel süreç adına her yaş için çok daha sağlıklı olacaktır diye değerlendiriyoruz. Durumu özetlersek, doğru zamanda doğru beslenme ve doğru hareketle, doğru egzersizle aslında bu yaşlanma sürecini yavaşlatmak, kronik enflamasyonu azaltmak çok mümkün. Bu da neye yol açıyor, daha sağlıklı yaşıyoruz, daha az doktora gidiyoruz, daha az ilaç gereksiniminde bulunuyoruz. Hastalıklardan da çok daha hızlı kurtulmamıza neden oluyor bu süreç. O yüzden bu konulara çok dikkat etmemiz gerekiyor."