Güran ailesi avukatı Mahir Akbilek: “Soruşturmanın kısıtlama kararıyla ilerlediği gün son iddianame basın kanalıyla tarafımıza ulaştı”

Yayınlanma: 18.02.2025 12:44 Güncelleme: 18.02.2025 12:44

Diyarbakır’da öldürülen Narin Güran cinayetine ilişkin ilişkin 6'sı tutuklu 15 şüpheli hakkında ''suçluyu kayırma'' suçlamasıyla 5 yıla kadar hapis istemiyle iki ayrı iddianame hazırlandı. Güran ailesi avukatı Mahir Akbilek, ''Soruşturmanın kısıtlama kararıyla ilerlediğini dün bu iddianame basın kanalıyla tarafımıza ulaştığı ana kadar da bu kısıtlama kararının devam ettiği sizin de bilginiz dahilindedir'' ifadelerini kullandı.

Diyarbakır’da öldürülen Narin Güran cinayetine ilişkin ilişkin 6'sı tutuklu 15 şüpheli hakkında ''suçluyu kayırma'' suçlamasıyla 5 yıla kadar hapis istemiyle iki ayrı iddianame hazırlandı. Güran ailesi avukatı Mahir Akbilek, ''Soruşturmanın kısıtlama kararıyla ilerlediğini dün bu iddianame basın kanalıyla tarafımıza ulaştığı ana kadar da bu kısıtlama kararının devam ettiği sizin de bilginiz dahilindedir'' ifadelerini kullandı. Bağlar ilçesine bağlı kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolmasının ardından, 19 gün sonra 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi’nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında açılan davanın 28 Aralık günü görülen karar duruşmasında, ''iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme'' suçundan Narin’in annesi Yüksel Güran, amcası Salim Güran ve ağabeyi Enes Güran'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, Narin’in cansız bedenini dereye taşıyan komşuları Nevzat Bahtiyar'a da "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Narin Güran cinayetine ilişkin soruşturma kapsamında 2 yeni iddianame hazırlandı. 6'sı tutuklu 15 şüpheli hakkında hazırlanan 2 ayrı iddianameden biri Diyarbakır 17. Asliye Ceza Mahkemesine, 18 yaşından küçük 3 şüpheli hakkındaki iddianame ise 2. Çocuk Mahkemesine sunuldu. Narin’in cansız bedenini bulunduğu gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Hediye Güran ve amca Salim Güran'ın işçisi 16 yaşındaki R.A. dün gece saatlerinde tutuklu bulundukları cezaevinde tahliye edildi. ''Yazılı ve sözlü taleplerimize rağmen kısıtlama kararı kaldırılmadı'' Hazırlanan yeni iki iddianameye değerlendirmek üzere basın toplantısı düzenleyen Güran ailesi avukatı Mahir Akbilek, Narin cinayetinin soruşturma evresinin nihai olarak tamamlandığını söyledi. Soruşturmanın 3 ayrı iddianameyle sonuç verdiğini aktaran Akbilek, şöyle konuştu: ''Suça sürüklenmiş çocuklar( SSC) olarak adlandırılan üç kişi ile ilgili kamu davasının çocuk mahkemesinde yani Asliye Ceza yetkili çocuk mahkemesinde görülebilecek anlaşılmakta. Suçluyu kayırma isnadına mütalik oluşturulan bu iddianameye konu yargılama kovuşturma ise Diyarbakır 17 Asliye Ceza Mahkemesi'nin kabulü halinde anılan mahkemece görülecektir. Ana soruşturmadan koparak Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ise şu an istinaf aşamasında olduğu bilginiz dahilindedir. Bu iddianameye konu soruşturmanın kısıtlama kararıyla ilerlediğini dün bu iddianame basın kanalıyla tarafımıza ulaştığı ana kadar da bu kısıtlama kararının devam ettiği sizin de bilginiz dahilindedir. Kısıtlama kararlarının katalog, sayılan katalog suçlar haricinde soruşturmalara uygulanması kanunen imkansız olmasına karşın bu yönde meslektaşlarımızın da yazılı ve sözlü taleplerine rağmen kısıtlama kararı kaldırılmamış, soruşturma kısıtlama kararı kapsamında devam ettirilmiş. Hatta Diyarbakır 8 Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılama sürecinde dahi bu soruşturmanın yargılamaların birlikte yürütülmesi ilkesi kapsamında mahkemeye iletilmesi talebimiz dahi Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kısıtlama kararı gerekçe gösterilerek reddedilmiştir.'' ''Dağ fare doğurdu'' Hazırlanan son iki iddianameyi ''dağ fare doğurduğu'' diye değerlendiren Akbilek, şöyle devam etti: ''Dezenformasyona açık, bağımsız olduğu hiçbir kurum, kuruluş tarafından yönlendirilemeyeceği, tavsiyede dahi bulunamayacağı, kanunda yazılı olan mahkemelerimizin etki altına alınması gibi bir gayeye mütalik olduğunu değerlendirdiğimiz bir takım köksüz, mesnetsiz iddiaların soruşturma dosyası kapsamında 17 Şubat 2024 akşam saatlerine kadar da biz basın yayında işlendiğini gördük. Hediye Güran ve yaşı küçük R.A. hakkında tahliye kararı verilmiş. Adı geçenler evlerine kavuşmuşlardır. Bakınız bu soruşturma kapsamında küçüğü kasten öldürmeye iştirak manasında bir yeni dava daha ikame edileceği konuşuluyordu. Bu dezenformasyon nitelikli ve bize göre kanaatimizce bağımsız yargıyı baskı altına almaya elverişli beyanların çokça pek çok mecrada dile getirildiğini ve bu soruşturmadaki kısıtlama kararının mantığının da buna dayandırıldığını biz görüyorduk. Ancak iddianame incelendiği zaman suçluyu kayırma isnadıyla tüm şüpheliler hakkında kamu davası tanzim edildiği görülmekte. Dolayısıyla suçluyu kayırma fiiline ilişkin bir iddianame ile son bulan soruşturmanın bize göre dağın fare doğurduğu gibi bir değerlendirme söz konusu olacaktır tarafımızca. Bu suçluyu kayırma fiilinin kanunda yazılı lafzı, kanunun öngördüğü eylemlerin gerçekleşmediğini biz kovuşturma evresinde yazılı ve sözlü olarak dile getireceğiz.'' ''Hediye Güran ile R.A.’nın tahliye edilmeleri kanuna uygun'' Hediye Güran ve R.A.’nın tahliye edilmelerinin kanuna uygun olduğunu ifade eden Akbilek, sözlerini şöyle tamamladı: ''Hediye Güran ve yaşı küçük R.A ile ilgili isnat küçüğü kasten öldürmeye iştirak isnadına dayalı idi. Tutuklama müzakereleri cezaları ve tutuklama müzekkereleri de bu şekilde kesilmişti. Ceza Muhakemesi Kanununa göre bir kimse tutuklanacaksa o kişinin hangi suçtan, hangi isnatla tutuklandığı tutuklama müzekkere ile ispat edilir. Dolayısıyla tutuklama müzekkeresinde yazan suçun haricinde bir suç ile isnat edilerek sizin hakkınızda kamu davası açılması halinde tutuklama müzekkere konu suçun tabiri caizse düştüğü kabul edilir. Bir suç düştüğü ise ona bağlı müzekkerenin de artık uygulama göremeyeceği sizin tarafınızdan da takdir edilecektir. Hediye Güran ve RA'nın tahliye edilmesinin kanuna uygun nedeni bu açıkladığımız husustur. Dolayısıyla bazı mecralarda dayanaksız ve hukukla aykırı bir şekilde iddia edildiği üzere yalancı tanık, açık tanık, gizli tanık gibi bir durum söz konusu değildir. İddianame sizde de mevcuttur. Başta söylediğim gibi 2024'e 46201 soruşturma numaralı bu iddianameyle kapanmıştır. Yani bu evraklar haricinde başka bir evrak, delil, kök iddianame söz konusu değildir.''

Devamını Okumak İçin Tıklayınız