Depremde yıkılan Avşar Otel'de oğlunu kaybeden baba: "Torunum, 'dede, bana babamı getir' diyor"

Yayınlanma: 28.02.2025 12:52 Güncelleme: 28.02.2025 12:52

Malatya'da 6 Şubat depremlerinde 16 kişinin yaşamını yitirdiği Avşar Otel davası, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Avşar Otel'de oğlunu kaybeden Mehmet Erol, "Bu otelde 16 kişi öldü ama hiç kimse tutuklanmadı. Otelde kolonlar kesilmiş tutuklu kimse yok. Buraya gelirken torunum aradı, 'Dede, bana babamı getir' dedi" ifadelerini kullandı. Mahkeme heyeti, sanıkların tutuklanmasına ilişkin talepleri reddederek, duruşmayı 12 Haziran'a tarihine erteledi.

Malatya'da 6 Şubat depremlerinde 16 kişinin yaşamını yitirdiği Avşar Otel davası, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Avşar Otel'de oğlunu kaybeden Mehmet Erol, "Bu otelde 16 kişi öldü ama hiç kimse tutuklanmadı. Otelde kolonlar kesilmiş tutuklu kimse yok. Buraya gelirken torunum aradı, 'Dede, bana babamı getir' dedi" ifadelerini kullandı. Mahkeme heyeti, sanıkların tutuklanmasına ilişkin talepleri reddederek, duruşmayı 12 Haziran'a tarihine erteledi. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Malatya'nın Battalgazi ilçesi Çavuşoğlu Mahallesi'nde bulunan Avşar Otel'in yıkılması sonucu 16 kişi yaşamını yitirdi, 2 kişi de yaralandı.   Mahalatya Cumhuriyet Başsavcılığı, otel işletmecileri Barbaros Avşar, Osman Avşar, Hasan Hüseyin Avşar, fenni mesul / şantiye şefi Halime Erdemir, otel teras katı çelik çatı projesini çizen Mahmut Ensari Yaşaroğlu, dönemin İnşaat Mühendisleri Odası Temsilcisi Mehmet  Karadeniz, dönemin Malatya Belediye Başkan Yardımcısı Ekrem Özbey, İmar İşleri Müdürleri Mustafa Bingöl ve Hamit Güneş, imar müdürü Yaşar Köksal ile belediyede görevli inşaat mühendisleri Mustafa Hakan Büker, Alper Yiğit, Ahmet Özer hakkında "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan dava açtı. Sanıklardan Barbaros Avşar ve Hasan Hüseyin Avşar hakkında tutuklama amacıyla yakalama kararı verildiği öğrenildi.  "Tadilatta perde beton kesilmesi yapılmış" Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya depremde yakınlarını kaybedenler ve taraf avukatları katıldı. Sanık Halime Erdemir'in avukatı Mustafa Bakan, "Otelin tadilatı yapılmış, tadilat projesinde mimar Talip Y.’nin imzası bulunuyor. Bina 2 bin metrekareden 4 bin metrekare çıkartılmış. Alt kattaki dükkanlar birleştirilerek lobi yapılmış. Otelin tadilat projesi nedeniyle, bir önceki projenin fenni mesul ilişki ile olan illiyet bağı kesilmiştir. Asıl dava açılması gerekenlere dava açılmamış, bazı önemli evraklar dosyaya dahil edilmemiş. Binanın alt katında esaslı bir tadilat gerçekleştirilerek lobi alanı oluşturulmuş ve bu işlem sırasında perde beton kesilmesi yapılmıştır. Tadilata esas evrakların Malatya Büyükşehir ve Yeşilyurt Belediyesi'nden istenmesini talep ediyoruz. Perde duvarın kesilmesine ilişkin fotoğrafları dosyaya sunuyorum. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü görevlilerine kusurlarından dolayı otele ilişkin olarak davaya dahil edilmeli" diye konuştu. Sanık avukatlarından Ali Haydar Özer ise, "Dosyada 7 belediye personeli yargılanıyor. Bilirkişiler belediye mevzuatlarını, belediyenin işleyişine hakim olmadıkları için adil olmayan kararlar çıkıyor. Encümen kararlarına bakmıyorlar. Bu nedenle belediyenin işleyişini bilen, fen ve imar işleri müdürlüklerinde çalışmış bir inşaat mühendisinin bilirkişiye dahil edilmesini talep ediyoruz" dedi. "Yakalama emri teminat karşılığında kaldırılsın" Sanık Barbaros Avşar ve Osman Avşar'ın avukatı Ekrem Karadeniz, Barbaros Avşar'ın 2022 yılından itibaren otelin işletmesini devraldığını ileri sürerek, şöyle konuştu: "Barbaros Avşar, Almanya'da ticari faaliyetlerini sürdürüyor. Eğer mahkeme tutuklamama ve adli kontrol vermeme teminatını verirse Türkiye’ye gelerek gelip ifadesini verecektir. Yakalama emrinin teminat karşılığında kaldırılmasını talep ediyoruz. Otelde bu dönemde tadilat yapmamıştır. Osman Avşar yönünde ise binanın yapım tarihinde mülkiyet sahibi değildir. Perde betonun kaldırılması ana projede yapılmıştır. Kolonların kaldırılması yine binanın yapım aşamasında gerçekleşmiştir. Osman Avşar, çatının kaldırılarak çelik konstrüksiyon yapmakla suçlanıyor. Ancak, aynı durumdaki binalar için verilmiş olan bilirkişi raporlarında çelik konstrüksiyon yapılmasının binaların yıkımında etkisi olmadığı belirtilmiştir."  "Sanıklar elini kolunu sallayarak geziyor" Müşteki avukatlarından Veysel Ertargın, tutuksuz sanıklarını tutuklanmasını talep ederek, "Binanın yıkılmasına sebebiyet veren şahısların tamamının tutuklanmasını talep ettik, ama mahkeme tutuklama yapmadı. Sanık Hasan Hüseyin Avşar, suç duyurusu üzerine şu anda kaçak durumdadır. Sanıklar elini kolunu sallayarak geziyor. Bu otel önce apartman olarak yapılmış, sonra 2001 yılından itibaren otel olarak işletilmiş. Binanın onlarca kez statiği değiştirilmiş. Düğün salonu yapılmış. Düğün Salonu’nun kolonları yoktur. Hakkında dava açılan Hasan Hüseyin Avşar ve diğer sanıklar hakkında tutuklama karar verilmesini talep ediyoruz" diye konuştu. "Dede, bana babamı getir" Depremde otelde oğlunu kaybeden Mehmet Erol, "Bu otelde 16 kişi öldü, ama hiç kimse tutuklanmadı. Otelde kolonlar kesilmiş tutuklu kimse yok. Buraya gelirken torunum aradı, 'Dede, bana babamı getir' dedi" ifadelerini kullanırken gözyaşı döktü. Mahkemeye 6 adet otelin düğün salonuna ilişkin fotoğraf sunan müşteki avukatlarından Reşat İpek Bayrak ise "Bu dosyada hiç kimsenin tutuklanmamış olması vicdanları yaralamıştır. Burada ağlayan insanlar var, burada duruşmalara gelemeyecek durumda olan insanlar var. 16 candan sorumlu olanların tutuklanması gerekiyor. Bina 2 bin metrekare kapalı olan üzerinde yapılmış, 4 bin metrekareye çıkartılmış. Sunduğum fotoğraflar 'olası kastı' gösteriyor. Fotoğraflar incelendiğinde otelde kolonların kesildiğini ve duvarların yıkılarak düğün salonu haline getirilmiştir" dedi. Mahkeme heyeti, sanıkların tutuklanmasına ilişkin talepleri reddederek, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 12 Haziran tarihine erteledi.

Devamını Okumak İçin Tıklayınız