CHP grup toplantısı... Özgür Özel: "Karıncanın kardeşi vardır, ezdirmeyiz. Onun da adı CHP'dir"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Türkiye'nin neresinde bir haksızlık hukuksuzluk, hak arama mücadelesi, birisinin yanan canı yanında durması gereken birisi varsa o birisi CHP. Onun milletvekilleridir. Karıncanın kardeşi vardır. Ezdirmeyiz. Onun da adı CHP'dir" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Türkiye'nin neresinde bir haksızlık hukuksuzluk, hak arama mücadelesi, birisinin yanan canı yanında durması gereken birisi varsa o birisi CHP. Onun milletvekilleridir. Karıncanın kardeşi vardır. Ezdirmeyiz. Onun da adı CHP'dir" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında konuştu. Birleşik Kamu-İş'in önceki dönem genel başkanları Mehmet Yeşildağ ve Hasan Kütük'ün CHP'ye katıldığını belirten Özel, "CHP ailesi büyümeye devam ediyor. Partimize emek mücadelesinden gelen iki önemli isim katıldı. Biraz önce yukarıda rozetlerini taktık. Sayın Yeşildağ ve Sayın Kütük'e baba ocağına hoş geldiniz diyorum. Her iki isim de Eğitim-İş'in kurucuları arasında. Hem eğitimci hem sendikacı olarak işçiler için ve memurlar için çok büyük mücadeleler verdiler. O süreçleri tamamlandı. Şimdi siyasete katkı vermek üzere CHP'deler. Baba ocağındalar. Kendileriyle birlikte daha güçlüyüz. Her iki genel başkanımızı da kutluyorum" dedi. Özel, kamu emeklisi veteriner hekimlerin ve eczacıların grup toplantısında bulunduğunu belirterek, "Sağlık hizmetleri sınıfında hep birlikte omuz omuza görev yaptıkları tabiplere, diş tabiplerine 2018 yılında sağlanan ilave emeklilik ödemelerinden kendilerinin de yararlanmasını istiyorlar. Ayrıca veterinerler için şunu söylemeliyim; COVID-19 veterinerlerin önemini bütün dünyaya gösterdi. Ama maalesef o dönemde oluşturulan bilim kurulunda temsil edilmediler. 2008 yılında ellerinden fiili hizmet zamları alınmıştı. Bunun yılda 60 günlük fiili hizmet zammını ayırt etmeden sahadaki tüm veterinerler için talep ediyorlar. Eczacı meslektaşlarım ise Türk Eczacıları Birliği'nin götürdüğü büyük bir mücadeleyle Türkiye'nin dört bir yanında insanları yaşatmak için onların da yaşamaları gerektiği gerçeğini unutmayan dayanışmalarıyla haklarını arıyorlar. Biz de sonuna kadar arkalarındayız" ifadesini kullandı. "Siyasi parti ziyaretlerimizi sürdürdük" Özel, siyasi parti ziyaretlerini sürdürdüklerini belirterek, son grup toplantısından itibaren Gelecek Partisi, Türkiye İşçi Partisi ve İYİ Parti'nin genel başkanları ile görüştüklerini belirterek, "Muhalefetin parçalanmaya çalışıldığı, muhalefetin ağır saldırı altında olduğu, yargı sopasının ellerinde olduğu, tüm imkanlarla maddi manevi, rasyonel irrasyonel, yasal yasadışı, görünen yer altı her türlü faaliyetle muhalefete saldırdıklarını ama bizim bir ve birlikte olmamız gerektiği konusunda mutabakatımızı teyit ettik. Ben kendilerine partimizin içinde bulunduğu cumhurbaşkanlığı adayı belirleme sürecini, ön seçimi, sandık görevlilerimizin nasıl hazırlandığını genel seçim için, mayıs-haziran ayında yapacağımız genel tatbikatla bir sabahın erken saatlerinde nasıl sandık başına gidip sandık görevlilerini sandığın başında fiilen tatbikatla sınayacağımızı, Türkiye'nin yarınlarını nasıl yöneteceğimizi ifade ettiğimiz, parti programımızın geleceğin iktidar programı, hükümet programına evrilecek parti programımızla ilgili 973 ilçeden 81 ilden gelen verileri nasıl derlediğimizi nasıl yoğun çalışma içinde olduğumuzu, önümüzdeki günlerde parti programının nasıl değiştirip nasıl bütün Türkiye'ye tüm sorun alanlarındaki çözüm önerilerimizi ifade edeceğimizi ve aday belirleme sürecini, bu süreçte karşılaştığımız yargı tacizlerini, hukuki durumu, partimize yapılan saldırıları hepsini uzun uzun konuştuk" diye konuştu. Özel, şunları kaydetti: "CHP'nin Türkiye'nin birinci partisi olduğunun bilinciyle büyük mücadeleyi hep beraber vermeye kararlıyız" "Sağ olsun tüm sayın genel başkanlar harika ev sahiplikleriyle, deneyimleriyle, katkılarıyla tek hedefin bu ülkeyi tekrar hukuk devletiyle, gerçekten adaletle hem mahkemedeki adaletle hem ekonomik adaletle tanıştırmak gerektiği noktasında birbirimize kıymetli katkılarda bulunduk, değerli görüşlerinden istifade ettik. Bundan sonrada siyasi partileri ziyaret etmeye, bu temasları sürdürmeye, muhalefeti bir ve bütün halinde CHP'nin kurulduğu gün olduğu gibi 31 Mart'ta olduğu gibi bugün de CHP'nin Türkiye'nin birinci partisi olduğunun bilinciyle kimseyi itmeden, kenara ayırmadan, unutmadan, geride bırakmadan, yalnızlaştırmadan, asla kibre kapılmadan bir büyük mücadeleyi hep beraber vermeye kararlıyız. Bu noktada muhalefetin farklı renkleri, tespitler, sözleri olabilir ama ortak hedef gönlünde vatan, millet, bayrak sevgisi olan bu ülkenin kurucu kadrolarına ve kuruluş felsefesine itirazı olmayan bu ülkenin geleceğinin demokraside olduğunun, bu ülkenin yeniden kalkınmasının mutlaka güçlü Meclis eliyle olacağının, bu ülkenin güçlü yol yürüyüşünün mutlaka hukukun üstünlüğüne inananlar tarafından yönetilmesiyle olduğunun ve bu ülkenin 100 yıl öncesindeki gibi kurtuluşunun ve kuruluşunun Atatürk'ün önderliğinde olacağının kalın çizgilerle altını çiziyoruz. "Bu tepedekinin korkaklığı ve acizliğidir" Bu hafta sadece üç genel başkanı ziyaret etmedim. Dört genel başkanı ziyaret ettim ama bunlardan bir tanesi maalesef Silivri Cezaevi'ndeydi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ı Silivri Cezaevi'nde ziyaret ettim. Orada konuştuk, çıktığımızda ifade ettim; tam bir yetkisizlik. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısının yaptığı iş İstanbul ile hiç ilgisi olmayan, Antalya'da olmuş ve Ankara'da ikamet eden birinin suçlandığı meselede İstanbul'dan tutuklama kararı çıkarmak... Olmaz dedik. Ve sonra mahkeme karar verdi. Dedi ki Ümit Özdağ için İstanbul'daki mahkemeler yetkisizdir. İddia edilen suç işlendiyse Antalya'da işlenmiş, kişi Ankara'da ikamet eder ne işi var İstanbul'da dedi. Bunu bana sormuyor. Bunu Akın Gürlek'e soruyor. O da biliyordu yetkisiz olduğunu. O yüzden tüm bu işlemleri yapıp tutuklamayı Kayseri'deki bir olay üzerinden yapmıştı. Şimdi onu bekliyoruz. Tweetlerin sekizi milletvekiliyken atılmış yetki Ankara'da. Kayseri'deki olaysa yetki Kayseri'de. Bir Sayın Genel Başkana yapılan itibar suikastına, bir Sayın Genel Başkanın partisine insanların gözünün önünde küçük düşürme çabalarına şahitlik ettik. Ben Genel Başkan'a da söyledim; genel başkanların hukuku diğer genel başkanlara emanettir. Grup başkanvekillerinin hukuku grup başkanvekillerine, milletvekillerinin hukukunun milletvekillerine emanet olduğu gibi. Bugün bir genel başkan dün partisinin kurultayını yapacak. Orada esecek gürleyecek. Onunla rekabet eden birisini de zindanda tutacak. Bu ne içeridekinin kusuru ne bizlerin kusuru. Bu tepedekinin korkaklığı ve acizliğidir. Başka bir şey değildir. Aynı ziyarette Halk TV'nin Genel Yayın Yönetmeni sevgili Suat Toktaş'ı, Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer'i, Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat'ı, seçilmiş Hatay Milletvekili Can Atalay'ı, Osman Kavala'yı, Tayfun Kahraman kardeşimi, Ayşe Barım Oanımefendiyi ziyaret ettim. Türkiye'nin neresinde bir haksızlık hukuksuzluk, hak arama mücadelesi, birisinin yanan canı yanında durması gereken birisi varsa o birisi CHP. Onun milletvekilleridir. Karıncanın kardeşi vardır. Ezdirmeyiz. Onun da adı CHP'dir." (SÜRECEK)