Burhaniye Belediyesi: “Deniz çekilmelerinin ‘deprem habercisi’ olarak gösterilmesi gerçekçi değildir”
Burhaniye Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, “Deniz çekilmelerinin belirli dönemlerde gerçekleşmesi olağandır. Yaşanan bu hadisenin ‘deprem habercisi’ olarak gösterilmesi gerçekçi değildir. Bunun yanında ülkemizin üzerinde bulunduğu aktif fay hatları sebebi ile depremin hayatımızın bir gerçeği olduğunu unutmadan, yaşanan can kayıplarının en büyük sebeplerinin ise binalarda meydana gelen yıkımlar olduğunu bilerek, konutlarımızın ve iş yerlerimizin depreme dayanıklı hale getirilmesinin önemini hatırlatmak isteriz” denildi.
(BALIKESİR)- Burhaniye Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, “Deniz çekilmelerinin belirli dönemlerde gerçekleşmesi olağandır. Yaşanan bu hadisenin ‘deprem habercisi’ olarak gösterilmesi gerçekçi değildir. Bunun yanında ülkemizin üzerinde bulunduğu aktif fay hatları sebebi ile depremin hayatımızın bir gerçeği olduğunu unutmadan, yaşanan can kayıplarının en büyük sebeplerinin ise binalarda meydana gelen yıkımlar olduğunu bilerek, konutlarımızın ve iş yerlerimizin depreme dayanıklı hale getirilmesinin önemini hatırlatmak isteriz” denildi. Burhaniye Belediyesi, belli dönemlerde yaşanan deniz çekilmelerine ilişkin bir açıklama yayımladı. Açıklamada, şunlar kaydedildi: "İlçemiz sahil kesimlerinde gözlemlenen deniz çekilmeleri sebebi ile bir kısım vatandaşımızın gerek Yunanistan’ın Santorini Adası'ndaki beklenen volkanik faaliyetler, gerekse bu çekilmelerin bir deprem habercisi olduğuna dair tedirginliklerini gidermek amacıyla bu bilgilendirmenin yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Ülkemizde özellikle ilkbahar ve sonbaharda Marmara bölgesinde deniz sularının çekilmesi ile ilgili basında sıkça haberler yapılmaktadır. Bunun bölgede oluşacak depremin habercisi olduğu konusunda yaygın bir kabullenişin oluşmasına rağmen, aslında bu olay olağan bir meteorolojik hadisedir. Yılın belli dönemlerinde Balkanlar üzerinde uzun bir süre etkili olan yüksek basınç sistemi ile buna paralel olarak Güney Doğu Akdeniz üzerindeki alçak basınç sisteminin etkisi ve ayrıca bu iki farklı basınç sisteminin oluşturduğu farklı karakterdeki rüzgarın da etkisi nedeniyle deniz yüzeyinde yükselti farklılıklarının oluşması kaçınılmaz olup, deniz çekilmelerinin belirli dönemlerde gerçekleşmesi olağandır. Yaşanan bu hadisenin 'deprem habercisi” olarak gösterilmesi gerçekçi değildir. Bunun yanında ülkemizin üzerinde bulunduğu aktif fay hatları sebebi ile depremin hayatımızın bir gerçeği olduğunu unutmadan, yaşanan can kayıplarının en büyük sebeplerinin ise binalarda meydana gelen yıkımlar olduğunu bilerek, konutlarımızın ve iş yerlerimizin depreme dayanıklı hale getirilmesinin önemini hatırlatmak isteriz."