Birlik ve Dayanışma Sendikası'ndan Sağlık Bakanlığı'na: İşveren olarak bu defa görevinizi yapın
Sağlık Bakanlığı’nın aile sağlığı merkezindeki tüm personelin işvereni olduğunu belirten Birlik ve Dayanışma Sendikası, tüm personelin iş sağlığı ve iş güvenliğinin bakanlık tarafından sağlanmasını istedi. Yargı kararlarının açık olduğunu hatırlatan Birlik ve Dayanışma Sendikası 3 Nolu Şube Başkanı Dr. Hacı Yusuf Eryazğan, Bakanlığın ben işveren değilim iddiasıyla çalışanların hakkını vermeye yanaşmadığını söyledi.
(ANKARA)-Sağlık Bakanlığı’nın aile sağlığı merkezindeki tüm personelin işvereni olduğunu belirten Birlik ve Dayanışma Sendikası, tüm personelin iş sağlığı ve iş güvenliğinin bakanlık tarafından sağlanmasını istedi. Yargı kararlarının açık olduğunu hatırlatan Birlik ve Dayanışma Sendikası 3 Nolu Şube Başkanı Dr. Hacı Yusuf Eryazğan, Bakanlığın ben işveren değilim iddiasıyla çalışanların hakkını vermeye yanaşmadığını söyledi. Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan personelin işten ayrılması sonucu doğan tazminat hakkını Sağlık Bakanlığı'nın, “işvereni olmadığı” iddiasıyla ödemeye yanaşmamasına ve 6331 sayılı İş Güvenliği Kanunu’nun uygulanmamasına Birlik ve Dayanışma Sendikası tepki gösterdi. Birlik ve Dayanışma Sendikası 3 Nolu Şube Başkanı Dr. Hacı Yusuf Eryazğan, bu konuda yargı kararlarının açık olduğunu, en son Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin aldığı karara göre, aile sağlığı merkezlerinde çalışan personelin işvereninin Sağlık Bakanlığı olduğunu ifade etti. Dr. Hacı Yusuf Eryazğan, “Sağlık Bakanlığına sesleniyoruz; yargı kararları ortada. Aile sağlığı merkezindeki her personelin istisnasız olarak iş güvenliğini iş sağlığını Sağlık Bakanlığı sağlamalıdır” dedi. Yusuf Eryazğan açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Sağlık Bakanlığı aile sağlığı merkezindeki tüm personelin işverenidir demektedir" "Aile hekimlerinin Aile Sağlığı Merkezlerinde belirli teknik konuları tamamlaması ve çalışan personel sayısını artırması gibi belli kriterler ile sınıflandırmaya tabi tutulması, bu konuda aile hekimlerinin teşvik edilmesi kararı 10 yıl önce Sağlık Bakanlığı tarafından getirildi. Getirilen tüm kriterleri denetleyen, izin veren, yeri geldiğinde reddedebilen, çalışan personelin izinlerini raporlarını onaylayan Sağlık Bakanlığıdır. Buna rağmen Bakanlık aile sağlığı merkezinde çalışan personelin işten ayrılması sonucu tazminat hakkı konusunda birdenbire "ben işveren değilim " iddiasını ortaya atmaktadır. Bakanlık işçinin hakkını vermek istemiyor. Ancak sendikamız ve meslek örgütlerinin idari mahkeme ve üst mahkemelerde kazandığı dava sonuçları açıktır ve bu kararlarda açıkça, Sağlık Bakanlığı aile sağlığı merkezindeki tüm personelin işverenidir demektedir. 6331 sayılı İş Güvenliği Kanunu yaklaşık 10 yıldır erteleniyordu. Bazı maddeler açısından bu yıl ocak ayında ertelenmeyen kanun maddeleri geçerli hale geldi. Bunlardan en önemlisi 50 altı az tehlikeli iş yerlerinde iş güvenliği uzmanlığı, iş yeri hekimi hizmeti alımı olması ve olmayan yerlerde ceza ödenmesi maddesidir. Bu kapsamda bulunan aile sağlığı merkezlerinin işvereni olan ve sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik önlem alamayan Bakanlığa Birlik ve Dayanışma Sendikası olarak sesleniyoruz. İşveren olarak bu defa görevinizi yapın…"