Abdullah Öcalan çağrısı TBMM Genel Kurulu'nda... Sezai Temelli: "Bugün hiç kimse bu süreçten kaçmak için mazeretler uydurmasın"
TBMM Genel Kurulu'nda PKK terör örgütü liderinin geçen hafta yaptığı silahları bırakma çağrısını değerlendiren İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, "Terörün bitmesini istemeyen olarak yaftalanıyoruz. Bunlara biz aslında çok alışığız" dedi. MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise, "Bazı art niyetli sinsi odakların 'terörsüz Türkiye' hedefini karalamaya, barış ve huzur iklimini baltalamaya yönelik çalışmalarını da dikkatle takip ediyoruz. 'Ne verildi, ne alındı' gibi sorularla pozitif iklimi zehirlemeye çalışanlar aslında terörün devamından nemalan zihniyetlerin aparatlarıdır" derken DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli ise, "Bugün hiçkimse bu süreçten kaçmak için mazeretler uydurmasın" diye konuştu.
(TBMM) - TBMM Genel Kurulu'nda PKK terör örgütü liderinin geçen hafta yaptığı silahları bırakma çağrısını değerlendiren İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, "Terörün bitmesini istemeyen olarak yaftalanıyoruz. Bunlara biz aslında çok alışığız" dedi. MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise "Bazı art niyetli sinsi odakların 'terörsüz Türkiye' hedefini karalamaya, barış ve huzur iklimini baltalamaya yönelik çalışmalarını da dikkatle takip ediyoruz. 'Ne verildi, ne alındı' gibi sorularla pozitif iklimi zehirlemeye çalışanlar aslında terörün devamından nemalan zihniyetlerin aparatlarıdır" ifadelerini kullanırken, DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli "Bugün hiç kimse bu süreçten kaçmak için mazeretler uydurmasın" diye konuştu. TBMM Genel Kurulu'nda siyasi partilerin grup başkanvekilleri, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan'ın silahları bırakma çağrısı ve ardından yaşanan gelişmeleri ve gündemle ilgili diğer konuları değerlendirdi. "Biz bu çağrının neresini ciddiye alalım?" İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, şunları söyledi: "Bugün bize göre talihsiz bir gündür. Bir terör örgütü lideri yapacağı açıklama üzerinden muhattap alınmıştır. Bir asır önce emperyalizme karşı kazanılan bir milli bağımsızlık savaşı sonucunda kurulan Türkiye Cumhuriyeti, 100 yıl sonra o Cumhuriyet'i bölmek ve yıkmak amacıyla kurulmuş bir terör örgütünün elebaşının ağzına bakmak durumunda bırakmıştır. Bu her şeyden önce milli onurumuza dokunmuştur. Terörsüz Türkiye için terör örgütlerine umut bağlanmış ve bu süreç iktidar eliyle bu noktaya getirilmiştir. Bu ifadeler bizim 'barış düşmanı' ilan edilmemize gerekçe gösteriliyor. Terörün bitmesini istemeyen olarak yaftalanıyoruz. Bunlara biz aslında çok alışığız. Sözde eski olarak kabul edilen Cumhuriyet'e nefret dolu söylemlerle kin kusanların yeni bir Cumhuriyet kurma hayali içinde olanların bizi 'barış düşmanı' olmakla suçladığını görüyoruz. Siyasi ikballerini önceleyenler, zamanında binlerce askerimizin şehit edilmesine sebep olmuşlardır. Biz bu çağrının neresini ciddiye alalım? Hani çözüm parlamentodaydı? İllegal bir yapının lideri değil de parlamentodaki siyasi bir parti çağrı yaptı da biz mi duymadık? Bu bildiriyi destekliyor olmak yüz yıllık Cumhuriyeti anlamamaktır. Bizim bu açıklamanın samimiyetine inanmamız beklenmesin." "Boş polemiklere de karnımız toktur" MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da şöyle konuştu: "Devletimizin kararlılığı ve milletimizin desteğiyşe barış ve huzur tesis edilecektir. Bu süreçte milletimizin her ferdinin sağduyulu olması, provokasyon ve ajitasyonlara kapılmaması ve omuz omuza durması büyük önem taşımaktadır. Bazı art niyetli sinsi odakların 'terörsüz Türkiye' hedefini karalamaya, barış ve huzur iklimini baltalamaya yönelik çalışmalarını da dikkatle takip ediyoruz. 'Ne verildi, ne alındı' gibi sorularla pozitif iklimi zehirlemeye çalışanlar aslında terörün devamından nemalan zihniyetlerin aparatlarıdır. Bu tür yaklaşımlar, Türk milletinin kardeşlik hukukuna zarar veremeyecek ve asla zemin bulamayacaktır ve boş polemiklere de karnımız toktur." "Bugün hiçkimse bu süreçten kaçmak için mazeretler uydurmasın" DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli de "27 Şubat önemli bir dönüm noktası olmuştur. Demokratik dönüşüm adına çok önemli bir çağrıdır. Türkiye demokratikleşmeden hiçbir sorunu çözmek mümkün değil. Artık tarihten çıkartacağımız en önemli sonuç budur. 27 Şubat bir demokratik uzlaşı çağrısıdır. Bu çağrıyı okumadan ezberleri tekrar ederek aynı nefret söyleminden beslenerek ayrımcı bir şekilde topluma yaklaşmak, bu ülkenin geleceğini karartmaktan başka bir şey değildir. Barış siyasetine ihtiyacımız var. Meclis burada, kimin ne kaygısı varsa onu nasıl kaldıracağımızı konuşacağız. Dolayısıyla çağrı geçmişle bugün arasında önemli bir işarete parmak basmaktadır. Geleceği düşünmek zamadır. Geçmişin acılarıyla da yüzleşeceğiz ama geleceği de düşünmek zorundayız. Bugün hiç kimse bu süreçten kaçmak için mazeretler uydurmasın. Bu sorunun çözümü burada. Hep birlikte ülkenin sorunlarını ülkenin içinde çözeceğiz. Suriye'nin sorunu varsa onu Suriye çözecek. Biz ancak Suriye'nin demokratikleşmesine katkıda bulunabiliriz" ifadelerini kullandı. "Kul hakkı diyorsunuz bundan daha büyük kul hakkı var mı?" CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da konuşmasında şunları söyledi: "Birçok vatandaşımız iftarını Ramazan çadırlarında ya da belediyelerimizin yardımlarıyla açmak zorunda kalıyor. Bu ülke bunu hak etmiyor. Oruç tutan ve tutmayan vatandaşlarımızın da hakkını bizler koruyacağız. Ama gelinen nokta öyle bir nokta ki bir şirketin CEO'su bir açıklama yapıyor ve adli kontrolle bırakılıyor. Günlerdir şirket içi bir yazışmayı konuşuyoruz. Bu iktidarın yapması gereken şey buradan bir algıyla gözaltına aldırmak mı yoksa milyonların iftarını açamamasını çözmek mi?" Halk Tv Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş'ın serbest bırakılmasına ilişkin Başarır, "Bu zulüm bu insanlara neden yapılıyor? Yargı eliyle zulüm neden yapılıyor? Biz Suat Toktaş tutuklandığında bu kürsüde 'yanlış yapılıyor' dediğimizde yargı dediler. Alın size yargı, daha ilk mahkemede beraat etti. Bu iktidara soruyorum; 34 günün hesabını verebilecek misiniz? Kul hakkı diyorsunuz bundan daha büyük kul hakkı var mı" dedi. Başarır, "Yarın Ekrem İmamoğlu'nun diploma davası var. Bugün her şey açıklandı, nasıl geçiş yaptığı, transkripti... Halk merak ediyor, yarın Recep Tayyip Erdoğan'ın diplomasını getirin. Halk kimin diplomalı kimin diplomasız olduğunu görsün" diye konuştu.