(ANKARA)- Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın ‘silah bırakma’ çağrısını değerlendirdi. Sürecin siyaset üstü görülmesi ve eğer bir hukuki zemin ortamı gerekiyorsa bunun parlamentoda olması gerektiğini belirten Seçer, "Bunun tüm topluma şeffaf bir şekilde anlatılması lazım. Diğer siyasi partilerin ve tüm kesimlerin de görüşlerini alarak yapılması lazım” diye konuştu.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın silah bırakma çağrısına ilişkin olarak ANKA Haber Ajansı'na açıklama yaptı. yaptı.Türkiye’nin uzun yıllardır terör sorunu ve Kürt sorunuyla boğuştuğunu belirten Vahap Seçer, bu sorunun çok can kaybına neden olduğunu hatırlatarak, "Bu sorun; güvenlik güçlerimizin şehit olmasına neden oldu. Mali açıdan ülkemize çok büyük bedeller ödetti, toplumsal olarak da travma yaşattı” dedi.
Böyle bir açıklamanın beklendiğine işaret eden Seçer, “Bu anlamda hepimiz bu açıklamayı önemsiyoruz. Ancak bundan sonraki süreçteki gelişmeleri de takip etmek lazım. Şu anda nelerin olup biteceğini açıkçası ne biz biliyoruz ne kamuoyu biliyor. Doğal olarak da bu nerede yazılmış, çizilmiş, planlanmış, sınırların ötesinde mi yazılmış, çizilmiş, Orta Doğu’daki gelişmelerle bir bağlantısı var mı? Biz tabii ki tahmin yürüterek bunları değerlendiriyoruz, ki ben bunun öyle olduğunu değerlendiriyorum. Orta Doğu’daki gelişmelerin buradaki açıklamalara çok büyük tesir ettiğini düşünüyorum" ifadelerine yer verdi.
"Sürecin kamuoyuna açık ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerekiyor"
Yaşanan gelişmenin iç siyasete de yansımaları olacağını vurgulayan Seçer, "Bir anayasa değişikliği, Sayın Cumhurbaşkanı’nın görev süresinin uzatılması bununla mı bağlanacak? Bunu da açıkçası hem bizler hem kamuoyu merak ediyor” diye konuştu.
Tüm bunlardan bağımsız olarak bu meseleye siyaset üstü yaklaşılması gerektiğinin altını çizen Seçer, “Bu meselenin sonuçlanması lazım. Elbette ki kamuoyuna açık ve şeffaf olunması gerekiyor. Zaten bu açıklamanın hemen ardından demokratik siyaset ve hukuk zeminin oluşturulması gerektiği vurgusu da yapıldı. Bu belki de metnin dışında bir açıklamaydı ama bu da son derece önemli bir açıklamaydı. Çağrı metninde yer almayan ve Sırrı Süreyya Önder’in metnin okunmasının ardından ayrıca aktardığı bu açıklamayı da önemsemek lazım" dedi.
"Buradan arzu ettiğimiz tek sonuç; ülkemizin ve toplumumuzun kazanmasıdır"
Eğer bir hukuki zemin ortamı gerekiyorsa bunun parlamentoda olması gerektiğini söyleyen Seçer, "Bunun tüm topluma şeffaf bir şekilde anlatılması lazım. Diğer siyasi partilerin ve tüm kesimlerin de görüşlerini alarak yapılması lazım” diye konuştu. 40 yıldır bu mesele yüzünden toplumun şehit verdiğini, birçok eve şehitlerin acısının ateşinin düştüğünü belirten Seçer, “Toplumsal hassasiyeti de göz önüne alarak bir süreç yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum. Nihayetinde buradan arzu ettiğimiz tek sonuç; ülkemizin ve toplumumuzun kazanmasıdır. Bin yıldır beraber yaşadığımız Kürt, Türk, diğer etnik yapılar, inanç grupları fark etmeksizin, bir arada, bundan sonra beraber yaşamanın yolunu bulalım. Bunun da mutlaka hukuki bir zemine oturtulması gerekiyor. Demokratikleşme, özgür düşünce, düşüncelerin özgür ifadesi, hukuk devleti normlarının Avrupa ve gelişmiş ülkeler standardına ulaşmasının bu sorunları çok daha hızlı çözeceğine inanıyorum" diyerek sözlerini tamamladı.
Yorumlar
Kalan Karakter: